VÜCUDUN MUCİZESİ : MELATONİN
İnsan vücudu çözümlemesi oldukça zor olan ancak birbiriyle tam bir uyum içinde çalışan büyük bir sistem. İnsanlık yüzyıllar boyunca bu sistemi anlamaya, açıklamaya çalışmıştır ve günümüzde de üzerinde büyük bir ilgiyle çalışmaktadır.
Son yıllarda üzerinde titizlikle çalışılan bir hormon olan melatonin de bu sistemin düzenleyici parçalarından birisidir. Antioksidanların anlatıldığı bir kitapta melatonin bölümü iddialı olduğu kadar gerçek olabilecek şu cümlelerle başlanmış: “Harika bir ilaç hayal edin. Öyle bir ilaç olsun ki, yaşam sürenizi en az % 25 uzatabilsin ve 120 yaşınıza kadar yaşayabilmenizi mümkün kılsın. Sadece yaşam sürenizi uzatmasın, genç kalabilmenizi; çalışmaktan, cinsellikten, sosyal aktivitelerden aldığınız zevki aynı enerji ile devam ettirebilmenizi sağlasın. Öyle bir ilaç olsun ki bu ilaç, herhangi bir yan tesiri ve uzun süreli kullanımda bilinen bir tehlikesi olmasın; çünkü bu aslında bir ilaç değil, vücutta doğal olarak bulunan bir madde olsun. Aslında böyle harika bir ilacı hayal etmek zorunda değiliz; çünkü o zaten var.
Alglerden insanlara kadar tüm canlı organizmalarda bulunan bu maddenin adı: melatonin.”
Melatonin başlıca serebral yarım kürelerin arasındaki pineal bezden ve ayrıca over, lens ve kemik iliği hücreleri ile safra ve gastrointestinal sistemden sentezlenip salgılanır. Bu hormon ilk olarak 1958 yılında dermotolog olan Aaron Lerner tarafından tanımlanmıştır.
Melatoninin Vücuttaki İşlev ve Yararları
- Melatoninin başlıca görevi insan vücudundaki biyolojik saat ve ritmini ayarlamaktır. Sentezi ve salınımı çeşitli faktörlerden etkilenir ancak bunlardan en önemlisi ışıktır. Yani gece ve gündüz salınımı değişir. Bu sayede melatonin sirkadiyen ritim gösterir. Karanlıkta salınımı artmakta, ışıkta ise azalmaktadır. Uyku bozukluğu olanlarda melatonin seviyesinde gözlenen serum melatonin seviyesindeki azlık uyku düzenleyici etkisi olduğunu göstermektedir. Gece saat 23.00-05.00 arasında salınımı artmakta, kandaki konsantrasyonu 3-10 kata kadar yükselmektedir.
- Ayrıca antioksidan özellik gösteren melatonin diğer antioksidanlardan farklıdır. Klasik antioksidanlar etkilerini gösterdikten sonra vücutta yok ettikleri oksidan maddelerden daha az zararlı olan prooksidanlara dönüşürler. Ancak melatonin oksidan maddelere etki ettikten sonra oluşan ürünler yine antioksidan etkilidir.
- İmmün yetmezlik durumlarında kullanılan melatoninin immün sistemin aktivitesini arttırdığı ve destekleyici olduğu da gözlemler arasında yer almaktadır.
- Ülser ile ilgili yapılan deneysel çalışmalarda melatonin uygulandığında asidite, ülser gelişimi ve mukoza antioksidan seviyelerindeki değerlendirmelerinde düzelme ve olumlu gelişmeler sağladığı gözlemlenmiştir.
- Çocuklarda ve ergenlerde (1-20 yaş) geceleri görülen melatonin düşüşünün vücut ağırlığıyla ve vücut yüzey alanı ile ilişkili olduğu fakat daha ileri yaşlarda bu ilişkinin devam ettiği kaydedilmiştir.
- İnsan üzerinde etkisi bilinmemekle birlikte Prunet ve arkadaşları melatonin verilen ratlarda diyetle indüklenen obezitenin önemli oranda azaldığını göstermişlerdir.
- Melatonin seviyesi yaşla birlikte azalır. Salınımının 15 yaş civarında en üst seviyede olduğu ve bu yaştan sonra giderek azaldığı, 50 yaşın üzerinde ise minimum seviyeye indiği biliniyor. Bu nedenle melatonin seviyesinin arttırılmasının genç kalmanın sırrı olabileceği düşünülmektedir.
- Yapılan çalışmalar gece çalışan kişilerde bazı kanser türleri, Alzheimer ve ülser gibi mide hastalıklarının daha çok görüldüğünü ortaya koyuyor. Dünya Sağlık Örgütü gece çalışanlarda meme ve prostat kanseri riskinin arttığını ve bunun nedeninin melatonin hormonunun yetersizliğinin getirdiği bir sonuç olabileceği düşünülüyor.
Melatoninin Gıda Takviyesi Olarak Kullanımı
Avrupa’da melatonin ilaç olarak satışı reçeteli olmak şartıyla yapılmaktadır. Ayrıca marketlerde antioksidan olarak veya uyku bozuklukları için gıda takviyesi olarakta yer almaktadır. Almanya’da bir firma üretmiş olduğu özel “gece sütü kristalleri” ile uyku sorununa çözüm bulduğunu öne sürmektedir. Ürünün normal sütten 100 kat fazla melatonin içerdiği belirtilmiştir. Gıda grubunda reçetesiz olarak satışa sunulmuş ve gece yatmadan bu kristallerin süte eklenerek tüketilmesi gerektiği açıklamalar arasında yer almaktadır. Alman firması tarafından üretilen bir başka ürün de ineklere gece sağımı yapılarak 25 kat fazla melatonin barındıran “gece sütü” dür. Ancak tüm bunlar melatoninin gıda takviyesi olarak kullanımının güvenli olduğunu göstermemektedir. Takviye olarak alınan melatoninin plazma melatonin düzeyini ani olarak yükseltmesi sirkadiyen ritim bozukluklarına neden olabilmektedir. Ayrıca çocuklarda melatonin seviyesi zaten en üst düzeyde olduğu için ek kullanımının ne gibi yan etkilerinin olabileceği bilinmediğinden ve kadınlarda gebeliği de engelleyebileceği düşünülerek hamile kalmak isteyenlere önerilmez.
Melatonin İçeren Besinler
En yüksek melatonin seviyesi içeren besinin yulaf olduğu bilinmektedir. Hasat zamanı ve çeşitli etkenlere göre melatonin miktarı bazı sebze ve meyvelerde değişkenlik gösterse de melatonin içeren besinler ; Süt, kızılcık, vişne, zencefil, tatlı mısır, badem, fındık, ananas, üzüm, portakal, muz, soğan, pirinç, ceviz, havuç, elma, çilek, domates gibi hayatımızda yer alan besinlerdir.
Yazan: Gözde KALKAN