Suyun Önemi

Beynin %85’i, kanın %90’ı, kasların %75’i, böbreklerin %82’si ve kemiklerin %22’si sudur.

İnsan besin almadan haftalarca yaşayabilir ancak su olmadan birkaç gün yaşayabilir.
Vücuda su; 3 yolla girer.

A) Besin öğelerinin vücutta kullanılması ile oluşan metabolik su ile :
1g karbonhidrat = 0.6 g su
1g protein = 0.4 g su
1g yağ = 1.0 g su bırakır,
bu yolla vücutta yaklaşık 260 mL su oluşur.

B) Besinler yoluyla alınan su: Yiyeceklerin bileşiminde bulunan suyun alınmasıdır. Örneğin sebze ve meyvelerin yüzde 80- 90’ı sudur.

C) içecekler le alınan sudur. ➡.peki bunun yanında vücut gunde ort. Ne kadar su kaybeder?
Vücut günde ortalama
idrarla 1500, deri yoluyla 500,
barsaklar yolu ile 200ml ve solunum ile 300’er ml (toplamda yaklaşık 2,5 lt) su kaybeder.
Demekki su içen yada içmeyen her insanda günde belli miktar su kaybı olmaktadır. Bu kaybedilen suyun mutlaka yerine konması gerekir.

*Vücutta her bir kalorinin metabolize olabilmesi için ise 1 mL suya ihtiyaç vardır. Yani Vücudun harcadığı her kalori başına 1 ml su gerekir (bebek ve cocukta 1.5 ml)

*Tüketilmesi gereken toplam su miktarı ise günlük aktivitelere, yaşanan iklime, cevre sağlık koşullarına ve eğer gebelik varsa, buna göre değiştirilmesi gerekebilir.(1,5- 3 lt arası değişir )

*Yeterince su içilmediği takdirde böbrekler yeterince çalışamaz ve süzme işlemini gereği gibi gerçekleştiremez. Karaciğer böbreklerin görevini üstlenmeye başlar, kendi görevi ikinci plana düşer ( vücutta depolanmış yağları bedenin kullanabileceği enerjiye çevirmek) ve daha az yağ yakmaya başlar. Yakılmayan yağlar vücutta birikmeye başlar ve kilo alımı söz konusu olur.

*Böbreklerin su atma kapasitesinin üzerinde su alındığında ise, Potomani (su bağımlılığı)(günde 4 lt.den fazla içmek) durumunda
Aşırı tuketilen su, kanda birikerek, kandaki elektrolitlerin dengesini bozar. kan sodyum düzeyinde düşmeye neden olur.(hiponatremi tablosu). Buna bağlı bulantı,
kusma, halsizlik,
bilinç değişiklikleri,hücrelerin aşırı su alarak şişmesi ile beyin ödemi, koma ve hatta ölüme neden olabilir.”

Büşra Babacan