Sınavlar artık hayatımızın özellikle gençliğimizin vazgeçilmez bir parçası oldu. TEOG, LYS, YGS derken büyüme çağının çoğunu yoğun bir tempoda çalışarak geçiren bir nesil olduk. Bu yoğun tempoda beslenmeye ayrılan süre kısıtlı olduğu gibi, seçenekler de oldukça kısıtlı. Öğrenciler haftanın 7 günü ikişer öğün okul kantini, dershane kantini ve fast food restoranlar arasında seçim yapmak durumunda kalıyor. Belki de dürüm ayran bunlar arasında en masumlarından bir tanesi. Fakat hala 2 liraya dürüm satın alınabildiği düşünüldüğünde içindeki et de kafamızda büyük bir soru işareti olarak kalıyor.
Kendi sınava hazırlık sürecimi düşünüyorum da 8 ayda 10 kilo almak gerçekten benim için çok kolay olmuştu. Bunda okulda öğle vakti verilen 55 dakikalık yemek molasının, dershane etüdüyle okul dersi çıkışı arasında yemek yemem için kalan zamanın 20 dakika olmasının oldukça etkisi olmuştu. Tabi ki tercihlerim de hep dürüm, hamburger, sandviç gibi besinlerden yanaydı. Evde de ders çalıştığım için saat kaç olursa olsun, ne istesem pişirip önüme getiren annemin katkısı yadsınamazdı. Tahmin edeceğiniz gibi hiçbir zaman sebze istememiştim…
Yazımın bu bölümünde sınava hazırlanan öğrencilere seslenmek istiyorum. Çünkü bu sınava hazırlık döneminde nedense iyi niyetlerini bildiğimiz halde ailemizin sunduğu her öneriye şüpheyle yaklaşan bir hal alıyoruz. Denizde fırtınanın ortasında kalanlar bizler olduğumuzdan karada sakince bize yol göstermeye çalışan anne babalarımız ne dese suçmuş gibi geliyor bizlere. Sınav geçince her şey eskiye dönecek elbette.
ARKADAŞLARIM!
Sınavın oldukça yaklaştığı bu günlerde hangi konuyu çalışacağınızı neyi tekrar edeceğinizi şaşırmış bir halde, elinizden gelen en iyi performansı göstermeye çabaladığınızın farkındayım. Uyuma isteği bir yandan , sınav stresi diğer yandan saldırırken ulaşabildiğiniz en kolay antidepresan karbonhidratlar. Ama doğru ve dengeli bir beslenmeyle başarınızı ufacık bile artırsanız bu ‘ufacık artış’ sıralamanızda hatırı sayılır bir yükseliş olarak size geri dönebilir. Belki büyük bir çoğunluğunuz besinlerin mucizesine inanmıyorsunuz. Utanarak itiraf etmeliyim ki ben de bir zamanlar inanmıyordum. Fakat o zamanlar böyle bir yazı okumuş olsaydım denemekle bir şey kaybetmem diyerek önerileri biraz olsun dinlemeye çalışırdım. Okulda ve dershanede tüketebileceğiniz besin seçenekleri oldukça kısıtlı. Belki yarım saat daha fazla uyumak uğruna ya da gece bir şeyler atıştırdığınız için evde kahvaltı yapmaya da pek gönlünüz olmuyor.
Kahvaltı: tost
öğle yemeği: dürüm
ara öğün: gofret
akşam yemeği: makarna, patates kızartması derken gün bitiyorsa sınava yaklaşık bir ayın kaldığı bu günlerde beslenmenizde bazı düzenlemeler yapmakta fayda var.
Öncelikle bağışıklığın vazgeçilmez savaşçıları vitaminlerle başlayalım Hepimizin bildiği gibi vitaminleri almanın en kolay yolu meyvelerdir.Ayrıca antioksidant etkileriyle beraber vücudumuzdaki serbest radikalleri uzaklaştırarak daha dinlenmiş hissetmemizi sağlarlar. Yani saatlerce uyuyup dinlenemeden yorgun kalktığınız bir sabahta bir önceki günkü beslenmenizi gözden geçirmeniz faydalı olur. Okula ve dershaneye sefertasıyla yemek götürmenin oldukça abes kaçacağının farkındayım. Ancak teneffüslerde atıştırmak için çantanıza koyacağınız 1 elma, muz ya da 2 mandalinanın size çok da bir yükü olmaz diye umuyorum. Sınav yaklaşırken, hastalıklardan korunup bağışıklığınızı güçlendirmeniz gereken bu günlerde iki mandalinanın aramızda lafı olmaz sanırım
Gelelim sebzelere… Sebzeler çok da sevilen bir besin grubu olmasa da faydalarıyla öne çıkıp her dönemde kendilerini tükettirmeyi başarıyorlar. İşte bu yüzden ‘Ben etçilim arkadaş, sebzeyi ağzıma sürmem’ diyenlere akşam yemeğine eşlik eden bol yeşillikli bir salatayı önerebilirim.’Sağlığım için, başarım için’ diyerek haftada en azından 3 kez de akşam evinizde geçen öğününüzde sebze yemeğini yerseniz dillerden düşmeyen dengeli ve sağlıklı beslenme olayını tam anlamıyla gerçekleştirmek için büyük bir adım atmış olursunuz.
Bildiğiniz gibi kemik gelişiminiz siz sınava hazırlanırken de devam ediyor. Bu yüzden yatmadan önce bir bardak yarım yağlı sütü ya da bir kase yoğurdu lütfen ihmal etmeyin. Hem uykuya dalış sürenizi kısaltır hem de kemik gelişiminizin sağlıkla devam etmesini sağlar, içindeki yağ gece sizi tok tutar ve çoğunlukla strese bağlı gelişen gece yeme sendromu, tıkanırcasına yeme sendromlarından sizi korur. Hazımsızlık probleminiz varsa yine kalsiyumca zengin kefiri deneyebilir ya da probiyotik yoğurtları tercih edebilirsiniz
Çalışırken atıştırmayı seviyorsanız da müslileri tercih edebilirsiniz. Tadını seveceğinizden emin olmasam da rafine şeker içeren abur cuburlara göre faydasının kat kat fazla olduğu kesin bir gerçek. İçindeki kuru üzüm, keten tohumu, yulaf, kuru kayısı gibi besin maddeleri gün içinde alamadığınız pek çok ögenin alımını sağlıyor ayrıca ikinci beynimiz olarak bilinen bağırsakların da sağlıkla çalışmasına yardımcı. Ayrıca bu müslileri yoğurtla birlikte tüketerek kalsiyum ihtiyacınızı da karşılayabilirsiniz. Bu atıştırma zamanlarına fındık, ceviz de eşlik ederse ‘Çalışırken atıştırıyorum’ cümlesini gururla söyleyecek bir hale gelirsiniz.
Bu önerilerden birini bile hayata geçirmeniz sağlığınız ve sınavdaki başarınız için sandığınızdan çok fazla olumlu etkiye sahip olabilir. Kelebeğin kanat çırpışının okyanustaki dalgaya sebep olması gibi başarınız için attığınız her küçük adımın geleceğiniz için harika etkilere sebep olmasını dilerim.
Sabrınız ve başarınız bol olsun.
Şule Nehir ARAÇ
Genç Diyetisyenler Yazarı
Sizde bilgi paylaşımında bulunmak istiyorsanız lütfen BURAYI tıklayınız
