İYOT EKSİKLİĞİNDE GÖRÜLEN HASTALIKLAR
Besinlerin pek çoğunun bileşiminde bulunan sodyum, doğal yiyecek tuzu olarak adlandırılır. Sofra tuzunun asıl adı “sodyum klorürdür. Genellikle tuz, kabartma tozu ve yemek sodası eklenmiş yiyecekler sodyum açısından zengindir. Sağlık açısından değerlendirildiğinde; sodyum organizmada sıvı ve asit-baz dengesinin sağlanmasında önemli bir rol oynar. Sodyum yetersizliğinde kusma, zihin bulanıklığı, kas yorgunluğu, ağrılar ve solunum yetersizliği gibi belirtiler görülür. Aşırı tuz tüketimi de sağlık problemlerini beraberinde getirir.
Sodyuma duyarlı bireylerde, fazla sodyum alımına bağlı olarak kan basıncı yükselir. Yüksek kan basıncı veya hipertansiyon, kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları ve felç için temel risk faktörüdür. Bir çok ülkede olduğu gibi ülkemizde de iyot yetersizliği ve özellikle guatrın önlenmesinde en iyi yöntem tuzun iyotlanmasıdır.
İyotlu tuz kullanımı, iyot yetersizliği hastalıkları ile bebek ve çocuklarda büyüme, zeka geriliğinin önlemesinde etkilidir.
Sodyumun Metabolik Fonksiyonları Nelerdir?
Sodyum, klor ve potasyum gibi diğer minerallerle birlikte elektrolit olarak adlandırılır. Bu ismi almalarının nedeni, vücutta elektrik akımını iletmeleridir.
Elektrolitler, hücre içinde ve dışında sıvıların dengesini kontrol ederler. Sodyum ve klor hücre dışında, potasyum ise hücre içinde çalışır.
Sıvı dengesinin sağlanmasında fonksiyonu vardır.
Asit -baz dengesinin sağlanmasında görev alır.
Sinir- kas çalışmasında; elektro-kimyasal uyarıları sinir hücresi boyunca taşıyarak uyarının kasa iletilmesini sağlar
Sodyum Dengesi Nasıl Sağlanır?
Vücuttaki sodyum düzeyini böbrekler ayarlar. Böbreklerden atılım aldosteron hormonunun denetimindedir. Böbreklerden sü- zülen sodyumun %99.5’i geri emilir. Aldosteron hormonunun yetersizliğinde böbreklerden geri emilim azaldığından sodyum ve klor atımı artar. Sodyum eksikliği, potasyum fazlalığı oluşur. Bu şekilde ortaya çıkan bozukluğa “Adison Hastalığı” denir.
Östrojen hormonu da sodyum ve su atılımını azaltır.
Bazı böbrek hastalıklarında sodyum atılımı azalırken, terleme ve diyare ile sodyum atılımı artar.
Sodyum Gereksinmesi Ne Kadardır?
Sodyum yetersizliği nadirdir. Genellikle besinler gereksinenden daha fazla sodyum içerirler.
Yetişkinler için minimum sodyum gereksinmesi günde 500 mg’dır. Bu miktar yaklaşık ¼ tatlı kaşığı tuzdur.
Maksimum tuz alımı ise günlük 6 g (2.4 g sodyum) olarak belirlenmiştir
SODYUM KAYNAKLARI
Sofra tuzu, kabartma tozu ve yemek sodası sodyumun en iyi kaynaklarıdır. Tuzun 1 gramında 400 mg sodyum bulunur.
Tüketilen sodyumun büyük bir kısmı mutfak masasında yemeklere eklenen tuzdan değil, işlem görmüş besinlerden gelir. İşlenmiş besinler sodyum alımının %75’ ini oluşturur.
Salamura besinler de (zeytin, turşu, peynir gibi) sodyum alımına önemli oranda katkıda bulunur.
Sodyum doğal olarak işlem görmemiş besinlerde de bulunmaktadır
İyotlu Tuz Ve Önemi ?
İyotlu tuz, iyot eklenmiş sofra tuzudur. İyot vücudun enerji harcama hızını etkileyen ve bir troid hormonu olan tiroksinin yapısında yer alır.
Yeterli miktarda iyot alınmazsa; vücut yeterli tiroksini üretemez. Bunun sonucunda vücudunuzun enerjiyi harcama hızı azalır ve kilo artışı sorun olmaya başlayabilir.
İyot Yetersizliği Hastalıkları Nelerdir?
Vücuda yetersiz iyot alınması, önemli sağlık sorunlarına neden olmaktadır.
1.Endemik Guatr Nedir?
Hava, su ve toprağında yetersiz iyot bulunan bölgelerde endemik guatr hastalığı sık görülmektedir. Guatr, troid bezinin büyümesidir. Guatrın oluşmasında diyetteki iyodun yetersizliği yanında, guatr yapıcı öğelerin ve genetik faktörlerin rolü olduğu bildirilmektedir. . Ancak guatr oluşumunda esas etken yetersiz iyot alımıdır. Ülkemiz için önemli bir sağlık sorunudur. Ülkemizde Ege, Karadeniz ve Akdeniz’in iç kısımları, Doğu ve İç Anadolu’da bazı yerlerin endemik guatr bölgesi olduğu bildirilmektedir.
Basit Guatr oluştuktan sonra iyotlu tuz kullanımının etkisi yoktur.
İyotlu tuz, hastalığın oluşmasını ve gelişmesini önlemektedir.
İyotlu tuzun 1 gramında yaklaşık 70 mikrogram iyot vardır.
2.Kretinizm Gebeliği süresince yetersiz miktarda iyot alan annelerden doğan çocuklarda görülen bir hastalıktır.”Nörolojik” ve “Miksödemik” olmak üzere iki tipi belirlenmiştir
Nörolojik Kretinizm’de;
Zeka geriliği,
Spastik motor bozukluğu
Kas erimesi
İşitme ve konuşma
Miksödemik Tipte;
Mental (zihinsel) işlevler daha iyidir.
Tembellik, isteksizlik, kilo almaya meyil ve öğrenme güçlüğü bulunur.engeli
Konuşma ve öğrenme güçlüğü vardır.
• İyot Yetersizliği; Dünya’da önlenebilir zeka geriliği ve beyin hasarının en temel nedenidir. Önemli bir halk sağlığı sorunudur.
İyot yetersizliği sorununun önlenmesi; kolay ve ucuzdur
İYOTLU TUZ ZEKA GERİLİĞİNİ VE BEYİN HASARINI ÖNLER. OKUL BAŞARISINI ARTTIRIR.
İyot eksikliği önlenebilir zeka geriliğinin en önde gelen nedenlerinden birisidir ve kişiyi anne karnından başlayarak tüm yaşamı boyunca olumsuz olarak etkileyen bir hastalıklar bütünüdür.
İYOTLU TUZ KULLANMAZSAK!
BEBEK ve ÇOCUKLARDA: Büyüme Geriliği Zeka Geriliği Cücelik
GEBELERDE: Düşük ve Ölü Doğum Yapma Riski
HER YAŞTA: Guatr Hastalığı Görülür
Ceren Merve SEVİM : Kayseri Nuh Naci Yazgan Üniverstesi Beslenme Diyetetik Bölümü
KAYNAKLAR;
http://diyabet.gov.tr/content/files/yayinlar/kitaplar/beslenme_bilgi_serisi_2/b13.pdf
http://www.lokman-hekim.net/haberler/tuz.asp