HİPOTİROİDİDE NASIL BESLENİLMELİ?

Kendinizi halsiz hissediyor, yeterli ve dengeli beslenip egzersiz yapmanıza rağmen yine de kilo alıyor olabilirsiniz. İşte tüm bunlar hipotiroid belirtisi olabilir. Bu yazımda hipotiroid tam olarak ne ve bu durumda nasıl beslenilmeli sorularının cevabına bakacağız.
Tiroid bezinden salgılanan T3 ve T4 hormonları, metabolizmayı düzenler, bazal metabolizma hızının denetiminde, fiziksel ve mental gelişimde, sinir ve kas fonksiyonlarında ve dolaşımda önemli rol oynar. Önemli diğer  hormon ise TSH’ dır. Bu hormon  hipofizden salgılanır ve tiroid bezini çalışmaya, üretmeye ve büyümeye  teşvik eder. Tiroit bezinin yeterli hormon üretememesine ve buna bağlı TSH’ın yükselmesine  hipotiroidi veya hipotiroidizm denir.

Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği’nin verilerine göre TSH üst sınırı:
Sağlıklı genç popülasyonda 4 mIU/L, gebelik planlayanlarda ve gebelerde 2,5 mIU/L, 70-79 yaş arası 6 mIU/L, 80 yaş üzeri 7,5 mIU/L olmalıdır.

Tiroid hormonları dengesizleştiğinde; kolesterol ve trigliserit düzeyleri yükselebilir, lenf akışı yavaşlayıp bu durum ödeme neden olabilir, tüketilen yiyeceklerdeki besin öğelerinin sindiriminde problemler oluşup metabolizma yavaşlayabilir, kişi kilo almaya başlayabilir ve kadınlarda regl düzensizlikleri oluşabilir.

Maalesef  yukarıda bahsedilen durumlar birçok sağlık sorunuyla benzeştiği için  tiroid dengesizliği yaşayanların yarısı bunu bilemiyor.

Hipotroidi olan kişilerde metabolizma yavaşladığı için bireylerde kilo artışı söz konusu oluyor. Bu ise beraberinde stres, obezite, kalp damar hastalıkları, bozulmuş glikoz toleransı gibi birçok sağlık problemini beraberinde getiriyor.  Bütün bu metabolik hastalıkların önüne geçebilmek ve yavaşlayan metabolizmayı hızlandırmak için mutlaka özel diyet programları düzenlenmeli ve egzersiz de bu programın bir parçası olmalıdır. Diyet programında dikkat edilmesi gerekenler:

•       Günde 30-45  dakika spor yapılmalı çünkü stres hormonu kortizol, tiroid işlevlerini olumsuz etkiler; egzersiz stres atma konusunda çok büyük bir yardımcıdır.

•       Tiroid hastalarında görülen ödemden dolayı suyun önemi bir kat daha artar bu sebeple su tüketimi asla ihmal edilmemeli, günde 2-2,5 lt su tüketilmelidir.

•       Kafein içeren besinlerden (kahve, çay, kola, çikolata) uzak durulmalıdır. Yapılan çalışmalarda hipotroidi olan bireylerin % 30’unda kansızlık saptanmıştır. Bu nedenle  günlük beslenmede demir alımına özen gösterilmeli, kırmızı et, yumurta, kuru meyveler, pekmez, yeşil yapraklı sebzeler  gibi demir içeren besinler günlük beslenmede mutlaka yer almalıdır.

•        Hipotiroidi ile birlikte görülen kolesterol düzeyinin yüksek olmasına bağlı olarak kolesterolden fakir, posa içeriği yüksek besinler tercih edilmelidir. Fakat aşırı posa alımının da dışarıdan alınan tiroid hormonlarının emilimini engelleyeceği unutulmamalıdır.

•       İyot eksikliği hipotiroidizme neden olacağı için besin desteği olarak iyot önerilmese de yemeklerde eğer tuz kullanılıyorsa ( ödem varsa azaltılmalı) iyotlu tuz kullanılmalı ve yemeklere sonradan eklenmelidir.

•       Guatrojen besin öğelerinin fazla alımı iyot emilimi engellenmektedir. Bu sebeble lahana, brokoli, brüksel lahanası, turp, karnabahar, şalgam, soya fasulyesi, hardal, yer fıstığı gibi besinler çok fazla  ve çiğ tüketilmemelidir. Bu besinleri pişirerek tüketmek guatrojen madde miktarını azaltacağından çok daha sağlıklı olacaktır.

•       Selenyum  T4’ün T3’e dönüşmesinde görevli olan deiyodinaz enziminin yapısına katıldığı için yetersiz alımında tiroit fonksiyonları bozulur. Selenyum seviyesinin düşmemesi için balık, dana karaciğeri, yumurta, hindi, dana eti, mercimek, mantar, susam, ceviz, ay çekirdeği ile tam tahıllar uygun miktarlarda tüketilmelidir.

•       Fazla alınan kadmiyum selenyumu vücuttan atar. Çikolata kadmiyum içermesinden dolayı tiroid hastalarının dikkatli tüketmesi gereken bir besindir.

•       Omega-3’ün tiroit fonksiyonları üzerine olumlu etkileri tespit edilmiştir, bu sebeple haftada 2-3 kez balık tüketilmelidir.

•       Ağır hipotiroidide görülen sarımsı deri rengi, karoten alımını azaltarak engellenebilir.

•       Kelp gibi yosunların ve destek ürünlerin alımında kesinlikle uzmanlara tanışılmalıdır.

Diyetisyen Berrak ERGÜDEN
Gencdiyetisyenler.com Yazarı

 

Diyetisye Berrak Ergüden

Selçuk Üniversitesi 2015 yılı mezunu

Recent Posts

Romatoloji Sağlık Profesyonelleri Derneği-Webinarı

Romatoloji Sağlık Profesyonelleri Derneği Tanışma ve Bilgilendirme Webinarı Tarih: 5 Ağustos 2024 Saat: 20.00 -…

4 ay ago

Onkolojide Beslenmeye Güncel Bakış Kursu

Değerli Meslektaşlarımız, 20-21 Eylül 2024 tarihleri arasında çevrimiçi gerçekleştirilecek "Onkolojide Beslenmeye Güncel Bakış" konulu kursumuza…

5 ay ago

1. ULUSLARARASI SPOR, BESLENME VE TAKVİYE KONGRESİ

Etkinlik linki : sporbeslenmevetakviyekongresi.com Eğitim Ücreti : Ücretsiz Kayıt Son Gün : 27 Mayıs 2024…

6 ay ago

Devren Kiralık – Diyetisyen Ofisi

Merhaba Arkadaşlar, Kayseri Sivas Caddesinde yaklaşık 4 yıldır hizmet vermekte olan Diyetisyen Ofisimizi devir etmeyi…

6 ay ago

İZTÜ’ de Öğrenci Diyetisyenler Buluşuyor!

Etkinlik tüm öğrencilerine açıktır. Etkinliğe katılım ücretsizdir, katılımcılara e-katılım sertifikası verilecektir İZTÜ’DE ÖĞRENCİ DİYETİSYENLER BULUŞUYOR!…

6 ay ago

Doğuştan Metabolizma Hastalıklarında Tıbbi Beslenme Tedavi Kursu

Doğuştan Metabolizma Hastalıklarında Tıbbi Beslenme Tedavi Kursu Eğitim Online olarak verilecek olup, eğitimin içeriği aşağıda…

7 ay ago