Gebelik Şekeri Olan Anne Adayları Beslenmelerine Dikkat Etmeli
Gebelik Şekeri Nedir?
Gebelik döneminde başlayan ve ilk defa gebelik sırasında tanısı konulan gebelik şekeri (gestasyonel diyabet), gebe kadının normal insülin direncini karşılamak için yeterli insülin yanıtı meydana getiremediği zaman oluşmaktadır. Gebeliklerin %1-3’ünde görülebilmektedir. Gebelik sırasında bazı hormonların artışı ile insülin ihtiyacı da artmakta ve gebelik şekeri ortaya çıkmaktadır. Gebelik şekeri olan kişilerde beslenme tedavisi, kan şekeri düzeylerinin kontrolünde en önemli müdahaledir.
Gebelik şekeri bakımından risk altındaki gebeler;
- Vücut ağırlığı idealden fazla olanlar (Beden kütle indeksi (BKİ) >25)
- Ailesinde diyabet öyküsü olanlar,
- Nedeni olmadan düşük ve ölü doğum öyküsü olanlar,
- Doğum ağırlığı 4500 gramın üzerinde bebek doğuranlar,
- Bir önceki gebeliğinde gebelik şekeri olanlar,
- Hipertansiyon (yüksek tansiyon) ve hiperlipidemisi (kandaki yağ miktarında artış) olanlar,
- Yaşı 30’un üzerinde olanlar.
Gebelik Şekeri Tanısı Nasıl Konur?
Gebelik şekeri, kadınların çoğunda belirli bir bulgu ile kendini göstermeyebilir. Oral glukoz tolerans testi (OGTT) olarak da adlandırılan bir glukoz tolerans testi, vücudunuzun şeker seviyelerini nasıl düzenlediğini kontrol eder. Gebelik şekeri için tarama testi gebeliğin 24 – 28. Haftalarında yapılmaktadır. Tanıda en az 8, en fazla 14 saat açlıktan sonra 100 gram oral glikoz tolerans testi uygulanmaktadır.
Beslenme Tedavisi Nasıl Olmalıdır?
Beslenme tedavisi çok önemli olup eğer tam olarak uygulanırsa gebelik şekeri olan hastaların çoğunda insülin kullanılmasına gerek kalmadan kan şekeri düzeyleri istenilen sınırlarda tutulabilir.
Beslenme Tedavisinde Öneriler
-
- Kilo verdirmeyecek ve ayda 1,5 – 2 kg kadar ağırlık kazanımını sağlayacak bir beslenme programı düzenlenmelidir. En az kilo alımı 7,5 – 10 kg arasında olmalı ve anne bebeğe risk getirmemelidir.
- Gebelikte posalı besinler öğün sonrası kan şekeri seviyelerini düzenlerler ve sıklıkla görülen kabızlığı önlemeye yardımcı olurlar. Bu nedenle posalı besinlerin tüketimi arttırılmalıdır.
- Ara öğünler kesinlikle atlanmamalıdır. Ani kan şekeri düşüşlerini önleyerek kan şekerinin istenilen düzeylerde tutulabilmesi için posalı besinler ile ara öğünler yapılmalıdır. Unutmayın posa kan şekerinin yükselme hızını yavaşlatmaktadır. Bu nedenle öğünlerinizde posa içeriği yüksek olan sebze, meyve, tam buğday ve çavdar ekmeği ile bulguru tercih edebilirsiniz.
- Şeker, bal, reçel, marmelat, kolalı içecekler, şekerli bisküviler gibi basit şekerler kan şekerini hızlı yükseltirler. Bunların yerine tam buğday, çavdar ekmeği, yulaf, bulgur, karabuğday, kepekli pirinç ve kepekli makarna gibi kompleks karbonhidratlar tercih edilmelidir.
- Karbonhidrat içeren besinleri yanında süt, yoğurt, peynir, kefir gibi süt ürünleri veya badem, ceviz, fındık gibi protein kaynağı olan besinler ile tüketmeniz kan şekeri kontrolünüzü sağlamanıza yardımcı olacaktır. Örneğin ara öğünlerinizde 1 dilim tam buğday ekmeği ile 1 kibrit kutusu beyaz peynir, yulaf gevreği ile süt veya kepekli grisini ile yoğurt tüketebilirsiniz.
- Fazla kilo alımını önlemek için şekerli, unlu, yağlı besinler az tüketilmelidir.
- Beyaz et (tavuk, balık) tercih edilmeli, kırmızı et tüketimi azaltılmalıdır.
- Organ etleri, sosis, salam, sucuk, pastırma tüketimi sınırlandırılmalı, kızartma, kavurma yerine haşlama ve fırında pişirme yöntemleri tercih edilmelidir.
-
Yiyecekler az tuzlu olmalı, sofrada tuz kullanılmamalıdır. Tuz kullanılacaksa iyotlu tuz tercih edilmelidir.
- Sebze ve meyveler iyice yıkanmalıdır. Meyve ve sebzelerin hijyenine özen gösterilmeli ve her biri iyi bir şekilde yıkanmalıdır. Marul, kıvırcık ve lahana gibi besinlerin yaprak halinde yıkanmasına dikkat edilmelidir. Sebzeler iyi pişirilmeli, pişmemiş sebzelerin ise iyi yıkandığından emin olunmalıdır.
- Tarçın, zerdeçal ve zencefil kan şekeri kontrolünü sağlamaktadır. Tarçını sütünüze ekleyerek, zencefili bitki çaylarınıza ve zerdeçalı ise yemeklerinize ve çorbalarınıza ekleyerek kullanabilirsiniz.
- Kahve ve çay tüketimi azaltılmalı ve yemeklerden en az yarım saat sonra içilmelidir.
- Her öğünde 4 besin grubundan (Süt ve Süt Ürünleri – Et-Yumurta Kuru baklagil – Sebze ve Meyve – Ekmek ve Tahıl grubu) da yiyecek tüketilmesine özen gösterilmelidir.
- Her gün düzenli olarak en az 2 – 2,5 litre su tüketilmelidir.
- Alkol, sigara kullanılmamalıdır.
- Düzenli olarak kan şekeri takibi yapılmalıdır.
- Fiziksel aktivite açlık ve tokluk kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olmaktadır. Bu nedenle düzenli olarak egzersiz yapılmalıdır. Fakat aç karnına egzersiz yapılması şeker dengesini daha çok bozar. Bu nedenle ara öğünden 30 dakika ve ana yemekten ise 60 dakika sonra egzersize başlanmalıdır.
- Gebelik şekeri olan anne adaylarının beslenme programı, mutlaka bir diyetisyen tarafından hazırlanmalı ve anne adayının seveceği besinler ile sosyal yaşantısına uygun olmalıdır.
Bebeğiniz ile birlikte geçireceğiniz sağlıklı ve mutlu günler dilerim.
Dyt. Ayşe ÖZGÖKER
diyetisyenrehberi.com