“Spor ‘un tanımını bile bilmeyenler sporcu beslenmesinde uzman oldular.”
“Futbolcuları karbonhidratla beslemeyin” diyerek Türkiye’nin önde gelen futbol takımlarından biri olan Fenerbahçe´ye her gün bir kuzu önerisinde bulunan Prof. Dr. Canan Karatay’a Kaliteli Yaşam Uzmanı Dr. Haluk Saçaklı’dan cevap geldi.
“Sporcuda başarı kuzu eti ile değil, doğru bilgi ve çalışma ile sağlanır” diyen Dr. Saçaklı, “Sporun tanımını bile bilmeyenler sporcu beslenmesinde uzman oldular. Bilmediğiniz konularda susmak en doğrusu” dedi.
‘FENERBAHÇE’YE HER GÜN BİR KUZU’ ÖNERİSİ!
DHA’nın haberine göre; tüm bedensel işlevlerde, bedenimizin zorunlu olmadıkça proteinleri yakıt olarak kullanmadığını belirten Dr. Öğr. Üy. Saçaklı, “Beden proteini yapıtaşı olarak konumlandırır. Bir sporcu koşarken karbonhidrat ve yağ asitlerini değişik oranlarda karışık olarak kullanır. Sağlıklı bir insanda 80 bin kalori yağ deposu varken, buna karşılık 1480 kalorilik karbonhidrat depomuz vardır. Spor yapmayanlar günde kilo başına 4,5 gram karbonhidrat tüketirken, sporcuların kilo başına 8-12 gram karbonhidrat gereksinimleri vardır” dedi.
“KOŞU İÇİN GLİKOZ ŞART”
Proteinlerin asla depolanmayacağını belirten Dr. Öğr. Üy. Haluk Saçaklı, “Beden günlük ihtiyacımız kadarını kullanır, fazlası yağ olarak depo edilir. Bir sporcu müsabaka anında sprint koşu yapıyorsa bu karbonhidratla (glikoz) ile olur. Yağdan gelen enerjinin kullanılması için karbonhidrat metabolizmasının ara ürünlerine yani yine glikoza ihtiyacımız vardır. Sadece yağ yakarsak koşamayız” dedi.
“Metodik olarak yorgunluğu belirleyen şey yağların değil karbonhidratların tükenmesidir” diyen Dr. Haluk Saçaklı, “Çünkü yağ depoları neredeyse sınırsızdır. 90 dakika değil günlerce futbol oynasanız da tüketemezsiniz” ifadesini kullandı.
Dr. Saçaklı konuşmasını şöyle sürdürdü : “Teorik olarak bir sporcunun 150 kilometreyi hiç durmadan koşması gerekirken koşamaz yorulur. Çünkü kas içindeki karbonhidratlar tükenir ve artık yağı enerji kaynağı olarak kullanamaz hale gelir. Karbonhidratlar yağı tutuşturan çıra gibidir. Kaslarımız çok fazla miktarda yağı yakabilir, yeter ki kas içindeki glikojen tükenmemiş olsun.”