Diyabet kan şekeri yüksekliği ile seyreden bir metabolizma hastalığıdır.
Diyabet yediğimiz besinlerin enerjiye çevrilmesini etkiler.Yemek yediğimizde ,vücudumuz yiyecekleri ‘glukoz’ adını verdiğimiz şekere dönüştürür. Şeker, vücudumuzun nefes alma, yürüme, ,okuma, uyuma gibi, aklımıza gelen tüm aktivitelerini yapmamız için gereken enerji kaynağıdır. Diyabet, vücudunuzun şekeri enerji olarak kullanmasını güçleştirir. Diyabetli kişiler, hep aynı sorunla karşı karşıyadırlar; kan dolaşımında şeker düzeyi çok yüksektir, hücrelerin enerji kaynaklarından birisi olan glukoz hücre içerisine giremediği için hücrelerin içinde enerji açlığı vardır. Normalde, şekeri kan damarlarımızdan alıp hücrelerimize taşımak için pankreas salgı bezinde üretilen ve “insülin” adı verilen bir hormona ihtiyaç vardır. Diyabetiniz varsa pankreas bezi tarafından ya yeterli insülin üretilmiyordur ya da üretilen insülin yeterli etkiyi gösteremiyordur. Birinci koşulda “tip 1 diyabet”, ikinci koşulda ise “tip 2 diyabet söz konusudur. Her iki koşulda da kanda şeker düzeyi yükselir. Bu duruma “hiperglisemi” adı verilir. Hiperglisemi iyi tedavi edilmezse büyük ve küçük kan damarlarını bozarak göz, böbrek ve sinir dokusunda hasarlara yol açabilir; kalp krizi ve inme’ye sebebiyet verebilir.
Diyabette kan şekeri kontrolünü sağlamak için sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanılması önemlidir.Kan şekerini oluşturan asıl kaynak besinler olduğu için sağlıklı beslenme diyabette tedavinin temelidir.Sağlıklı beslenmek için vücudun ihtiyacı olan öğeleri içeren besinleri yeterli miktarda ve öğün içinde dengeli bir şekilde tüketmemiz gerekmektedir. Besinler çok çeşitlidir. Her bir çeşit besinin bileşiminde değişik miktarlarda besin öğesi denilen kimyasal moleküller bulunur.Başlıca altı çeşit besin öğesi vardır ;
*Karbonhidratlar(tahıllar ,un ve undan yapılmış yiyecekler patates, meyve,sebze ,süt ve yoğurt)
*Protein(et,yumurta,süt,
*Yağ(yağ ve et,yumurta,süt,yoğurt gibi yağ içeren besinler)
*Vitamin ve mineral(meyve sebze başta olmak üzere bütün yiyecekler)
*Posa(meyve, sebze ,kurubaklagiller ve tam taneli tahıllar)
*Su
Sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için vücudunuzun gereksinimi olan besin öğelerini ancak yiyecekleri çeşitlendirerek, yeterli bir şekilde sağlayabilirsiniz. Diyabetinizin olması yaşamınız boyunca sevdiğiniz yiyecekleri yiyemiyecek olmanız anlamına gelmez. Fakat diyabetsiz bireylerde olduğu gibi diyabetli bireylerde de serbestçe yenilebilecek besinler yoktur. Herhangi bir yiyeceği gereginden fazla yemeyi düşünmeyin. Sağlıklı beslenmenin anahtarı dengedir. Vücudunuz için gerekli olan yiyeceklerin zaman ve miktar olarak belirli bir denge içinde alınması hiperglisemi ve hipoglisemiyi önleyerek, kan şekeri kontrolünü sağlayacak kan şekerinin kontrol altına alınması da kısa ve uzun dönemde gelişebilecek komplikasyonları önleyecek veya geçiktirecektir.
Yağsız sütün içindeki yağ mıktarı azdır ancak kalorisi vardır. Diyet ürünlerinde şeker olmayabilir ancak içinde bulunan un, yağ veya meyve şekeri kan şekeri ve kan yağlarının kontrol altına alınması için uygun olmayabilir. Eğer yediğiniz yiyeceğin porsiyonunu kontrol edebilirseniz sevdiğiniz bir çok yiyecek dahil olmak üzere çeşitli yiyecekleri yiyebilirsiniz.
Diyabeti olan bir çok kişi beslenme planını uygulamak için aile ile yemek yeme zamanını ve birlikte yedikleri yemek çeşidini değiştirmekte, kendisi için ayrı yemek hazırlamaktadır. Oysa günümüzde diyabeti olan ve diyabeti olmayan bireylere önerilen sağlıklı beslenme önerileri farklı değildir. Diyabet, bireyin temel besin öğelerine olan gereksinim düzeylerini etkilemez. Diyabeti olmayan bir kişinin de rafine şeker tüketimini kısıtlaması, doymuş yağ ve kolesterolden zengin olan et, süt, yoğurt, peynir, yumurta gibi yiyecekleri belirli bir miktarda tüketmesi, az az ve sık sık yemek yemesi gerekmektedir.
Öğünlerden 1,5 saat sonra kan şekerinizi ölçerek farklı yiyeceklerin kan şekerinizi nasıl etkilediğini saptayabilir, farklı yiyecekler ile menü planlaması yapmak için değişim listelerinden faydalanabilirsiniz.
Sonuç olarak bütün hastalıklarda olduğu gibi diyabette de erken teşhis ve tedavinin hastalığın seyrini yavaşlattığı unutulmamalıdır. Hastalarımız doktor kontrolu altında oldukları sürece diyabetin komplikasyonlarından korkmamalıdırlar
süper olmus ablacığımmmm…..
Türkiye’de DM hastası 40 milyon denmiş, onun 10 olabileceği kanaatindeyim.