Bilim ve teknolojinin gelişmesi, hastalık-besin etkileşimine olan ilginin artması, sağlıklı beslenme ile ilişkili hastalıkların önlenmesi tedaviden daha kolay ve düşük maliyetli olması ile fonksiyonel besinlere ve içeriğinde bulunan besin ögelerine ilgi artmıştır. Yapılan çalışmalarda bu besin ve besin ögelerinin kronik hastalıklardan korunmada ve çeşitli hastalıkların tedavisinde faydalı etkiler gösterdiği gösterilmiştir. Fonksiyonel besinler kalp-damar hastalıkları, kanser, hipertansiyon, yüksek kolesterol, diyabet, ülser, ishal gibi bazı hastalıkların oluşma riskini azaltmak için kullanılmaktadır.
Allium türüne ait olan sarımsak ve soğan yemeklerde sık olarak kullanılan baharatlardır. Yemeklerde kullanımına ek olarak, alternatif tıpta koruyucu/iyileştirici amaçlarla da kullanılmaktadır. Sarımsak Çin ve Japonya’da geleneksel olarak hipertansiyonun tedavisinde kullanılmaktadır. Yapılan çalışmalar düzenli sarımsak tüketiminin kan basıncı ılımlı olarak düşürdüğünü göstermektedir.
Domates ve birçok domates ürünü, potasyum, magnezyum, fosfor, A, C, E vitaminleri ile karotenoidler, polifenoller ve flavonoidler gibi fitokimyasalları içermektedir. İçeriğinde bulunan hem vitaminlerin hem de karotenoidlerin antioksidan özelliklere sahip olduğu ve böylece kalp sağlığını desteklediği bilinmektedir. (Hasler, 2004). Yılın Sebzesi olarak Eating Well dergisi tarafından seçilen domatesler son üç yıl içinde, bu meyvede bulunan birincil karotenoid olan likopen ile kanser riskini azaltmadaki rolü nedeniyle de önemli ilgi görmüştür. (Savurdan, 2007).
Son zamanlarda özellikle yeşil çayın polifenolik bileşenleri üzerindeki çalışmalar yoğunlaşmıştır. Sağlık üzerine etkileri üzerine yapılan araştırma sonuçları çayın kansere karşı koruyucu etkilerinin olabileceğini göstermektedir. Çay tüketimi arttırılarak koroner kalp hastalıklarında korunma konusunda yapılan epidemiyolojik çalışmalar kesin sonuçlar vermemiş olsada çeşitli çalışmalarda yeşil çay ve siyah çay tüketenlerde önemli derecede risk azalması gözlenmiştir.
Cevizin içerdiği E vitamini ve diğer antioksidanların (fitosterol ve polifenoller) cevizin fonksiyonel besin olarak kabul görmesini sağlamıştır. Bu bileşiklerin; kalp damar hastalıklarına, bazı kanser türlerine ve yaşlanmanın olumsuz etkilerine karşı koruyucu rol oynadığı belirtilmiştir. Genç erişkinlerde ceviz takviyesinin bilişsel performansa etkisini inceleyen bir araştırma sonucuna göre sözel muhakeme yeteneği %11,2 arttığı bulunmuştur. Önemli sağlık kuruluşları cevizin sağlığa yararlarını topluma anlatılması gerektiğini düşünmektedir.
Zeytinyağı Olea europea L. ağacının meyvelerinden elde edilen, kendine has lezzeti, aroması bulunan bir yağ türüdür. Zeytinyağı bileşenleri antioksidan, antienflamatuvar etkiler göstererek, LDL miktarını düşürerek, membran lipitlerinin ve hücre içi moleküllerin oksidasyonunu önleyerek çeşitli hastalıklara karşı yüksek koruyucu etki göstermektedir. En önemli bileşenlerinden oleik asit, LDL kolesterol ve trigliserit miktarını azaltma hücre membranı ve lipoproteinleri oksidatif strese karşı koruma gibi yararlar sağlamaktadır.
Keten tohumu 30-100 cm boyunda, mavi çiçekli ve tek yıllık bir kültür bitkisidir. Keten tohumunda bolca bulunan bitki lignanları, iki sinamik asit tortusunun birleşmesiyle oluşan fenolik bileşiklerdir. Keten tohumu, diğer bitkisel besinlerden 800 kat daha fazla lignan içerir. Keten lignanları, bazı çalışmaların sonucunda kanserli tümörlerin, özellikle de göğüs ve prostat gibi hormona duyarlı olanların büyümesinin azaltılmasında ümit verici etkiler göstermiştir.
Karabuğday tanelerinin %73,5’ini nişastadan bu nişastanın da %33,5’i dirençli nişastadan oluşmaktadır. Dirençli nişasta içeren besinlerin glisemik indeksleri genellikle düşüktür. Düşük glisemik indeksli diyetlerin kan şekerini düzenlediği, obeziteyi önlemeye yardım ederek kalp hastalık riskini azalttığı göz önüne alınınca karabuğday; bazı kronik hastalıkların önlenmesinde kullanılabilmektedir.
Chia tohumu; diyet posası, mineral, protein bakımından zengin olması nedeniyle ağırlık kaybı programlarında kullanılabilecek alternatif bir besindir. İçerdiği sağlıklı bileşenler sayesinde ağırlık kaybının yanı sıra obeziteye karşı koruyucu olabilmektedir. Chia tohumunun tip 2 diyabetli kilolu ve obez erişkinlerde vücut ağırlığına etkisini inceleyen bir çalışmada chia tohumu tüketen grupta daha fazla kilo kaybı görülmüştür. Ancak çalışmalar günlük tüketimde öneri sunmak için yeterli değildir.
Fonksiyonel besinler, sağlığımızı koruma da ve geliştirmede oldukça önemlidir. Günlük beslenmelerimizde de yerini almalıdır ancak ne miktarlarda alınabileceği konusunda daha fazla çalışmalar yapılmaktadır. Bahsetmiş olduğum bu fonksiyonel besinlerin sofralarımıza eklenmesi sağlığımıza yarar sağlayacaktır.
Diyetisyenler için özel etkinlik
Romatoloji Sağlık Profesyonelleri Derneği Tanışma ve Bilgilendirme Webinarı Tarih: 5 Ağustos 2024 Saat: 20.00 -…
Değerli Meslektaşlarımız, 20-21 Eylül 2024 tarihleri arasında çevrimiçi gerçekleştirilecek "Onkolojide Beslenmeye Güncel Bakış" konulu kursumuza…
Etkinlik linki : sporbeslenmevetakviyekongresi.com Eğitim Ücreti : Ücretsiz Kayıt Son Gün : 27 Mayıs 2024…
Merhaba Arkadaşlar, Kayseri Sivas Caddesinde yaklaşık 4 yıldır hizmet vermekte olan Diyetisyen Ofisimizi devir etmeyi…
Etkinlik tüm öğrencilerine açıktır. Etkinliğe katılım ücretsizdir, katılımcılara e-katılım sertifikası verilecektir İZTÜ’DE ÖĞRENCİ DİYETİSYENLER BULUŞUYOR!…