Ramazan ayı döneminde vücudun uzun süre açlıkla baş etmesi ve ardından bayram döneminin gelmesiyle birlikte beslenmede büyük değişiklikler meydana gelebilmektedir. Bol kalorili sofralar, tatlılar, şekerler, atıştırmalıklar ile aşırı kalori alımıyla birlikte ağırlık artışına sebep olabilmektedir. Özellikle bayram sabahına hacmi çok, kalori değeri az bir kahvaltıyla başlarsınız; olası mide ağrılarının önüne geçmiş olacaksınız.
Kırmızı et tüketiminin arttığı bayram döneminde, sindirime yardımcı olmak için bol sebze ve salata eşliğinde tüketilmelidir. Bol sebze tüketimiyle; mide şişkinliği sağlanmakta ve böylece tatlı isteği de baskılanmış olacaktır.
Sindirim ağızda başlar ve bu nedenle besinler; küçük lokmalar halinde ve iyice çiğneyerek tüketilmelidir.
Bayram ziyaretlerinin baş tacı olan tatlılara da dikkat edilmelidir. Sütlü tatlılar ve dondurma gibi hafif tatlılar tercih ederek, bedeninize yüklenmekten kaçınabilirsiniz.
Çay, kahve, asitli içeceklerden sakınıp; su tüketiminizi artırarak metabolizmanızın yorulmasını engelleyebilirsiniz. Bitki çaylarıyla da kendinizi rahatlatabilirsiniz. Özellikle; rezene, adaçayı, papatya ve ıhlamur çaylarını tercih edebilirsiniz.
30 günlük dinlenme dönemi sonrasında bir anda 6 öğünden fazlasını tüketmek bünyenize fazla gelebilmektedir. Bu nedenle özellikle bayramın ilk günü 3-6 öğün beslenerek midenizi normal beslenme şeklinize yavaş yavaş adapte edebilirsiniz. Aynı zamanda az az ve sık sık beslenme programı uygulayarak; yavaşlamış olan metabolizmanızın da hızlanmasına yardımcı olabilirsiniz.
Ekmek tercihinizde tam tahıllı ürünleri tercih etmeniz sindirim sisteminiz için daha sağlıklı bir tercih olacaktır. Ayrıca demir eksikliği olan bireylerin tahıllı ürünlerden kaçınmaları unutulmamalıdır.
Kızartma, kavurma gibi sağlıksız pişirme yöntemleri yerine fırınlama, ızgara, haşlama, buğulama yöntemlerini tercih etmelisiniz.
Her gün en az 30 dakika yürüyüş yapmak ve bisiklete binmek gibi kendinizi mutlu eden bir spor dalını yapmalıyı ihmal etmeyin.
Ayrıca çocukların beslenmesi yetişkinlerin beslenmesinden çok daha önemli bir konudur. Aşırı şekerli ürünler tüketilmesi çocukların diş sağlığı açısından sakıncalı olmakla birlikte mide ve barsak hassasiyetine de sebep olmaktadır. Sürekli şeker ve şekerli ürünlerin tüketilmesi çocukların açlık duygularının oluşmasına fa engel olmaktadır. Bu da sağlıklı ana yemekleri ve sağlıklı atıştırmaları kabul etmemelerinin ana sebebi haline gelebilmektedir. Çocukların şeker ve çikolata tüketimi yerine sütlü tatlı ve meyve yemeleri sağlanmalıdır.
Bayram ziyaretlerinde evinizden çıkmadan önce bol miktarda salata tüketmeyi unutmayın. Aşırı kalori alımından kaçınmayı ihmal etmeyin.
Sevdiklerinizi ve kendinizi sağlıkla besleyeceğiniz, huzurlu bir bayram dilerim..