Yaşamınız boyunca, her daim aldığınız enerji harcadığınız enerjiye eşit olmalıdır. Aksi takdirde her geçen gün kilo artışı ile beraber sağlık sorununuzu riske atmış olursunuz.
Gün içinde aşırıya kaçtığınız öğün olursa telafisini muhakkak yapınız. Spor yapmak(yürüyüş,yüzme,dans etme,ip atlama gibi) ve ya bir sonraki öğünde kısıtlamaların yapılması gibi. Bu kaçırmalarıda haftada en fazla bir-iki kez
olmasına dikkat ediniz.
Herhangi bir öğünde aşırıya kaçıldığında insülin salınımında düzensizlik meydana gelir. Aşırı salgılanan bu hormonun vücut için yeterli olamayışı kilo artışına neden olur. Bu nedenle azar azar ve sık aralıklarla yani 2-3 saat aralıklarla hafif beslenmeniz en idealidir.
İlk amacınızı kısa sürede elde edeceğiniz ve hakikaten başaracağınıza inandığınız hedeflerden belirleyiniz.(1 haftada 3 kilo yerine 1 kilo vermeyi hedeflemek gibi)
Değişikliklere kendinizi alıştıracak şekilde yava yavaş yapınız.(Günde 3 öğün yemek,ara öğünler yapmak,haftanın 3-4 günü 30-40 dk spor yapmak,abur cubur yerine doğal-organik gıdaları tercih etmek gibi)
Az kalori ile lezzetli hale getirebileceğiniz yemekler yapınız. Az yağlı, tambuğdaydan yapılan ve kuru meyve veya bal-pekmez ile tatlandırılan kekler yapmak, yemeklerde hazır krema yada ağır soslar yerine yoğurt-hardal-baharatlarla veya kendi damak tadınıza göre düşük kalorili soslar yapmak gibi)
Yediğimiz yiyeceklerin enerji vermesi için oksijenle yanması gerekir. Bu yanma sonucunda da serbest radikaller denen zararlı maddelerin meydana gelmesine neden olmaktadır. Serbest radikaller vücuda toksik etki yaparak
savunma mekanizmasını düşürür. Vücudunuzda bu radikalleri önleyici enzimler bulunur fakat bu miktarın dahada arttırılması gereklidir. Bunun içinde antioksidan içeren(oksitlenmeyi önleyici) A, C, E vitamini, selenyum gibi besinleri hergün tüketerek, bağışıklık sisteminizi güçlendirmelisiniz.
Her yemekten 15-20 dakika öncesi su tüketiniz. Bu sizin susuzluğunuzu gidererek az yemenizi sağlayacak ve yemek sonrası alacağınız suyun sindirim sorununu engelleyecektir.
Tv karşısında, ayakta, bir işle uğraş halinde iken yemek yemeyiniz. Yediğinizin miktarını gözlemlemek ve acele etmeden iyice çiğnemek sizin sorumluluğunuzda olmalı Sofrada kendinize ait küçük tabaklar tercih ediniz. Böylece tabağınızdakilerin sizi doyuracağını ve görsel anlamdaki açlığınızı dizginlemiş olacak sonrasında da az yediğinizi göreceksiniz. Bu süreçte yemeyi devam etmeyip sofradan kalkınız.
Yemekten ancak iki saat sonra meyve ya da hafif olmak üzere tatlı tüketiniz. Bu da sizin insülin hormonunuzu stabil kılacağı için açlık hissinizi bastıracak ve yine az yemenizi gerektirecektir. Bu iki saatlik süreçte de su tüketiniz.
Gün içinde mutlaka 10 bardak su tüketiniz. Bu alışkanlığınız size susuzluğunuzu açlıkla karıştırıp yemeye yönelmenizi engelleyecektir. Ayrıca içtiğiniz kafeinli içecekler kadar da su tüketmelisiniz, kafeinli içecekler vücuttan su atılımına nedendir.
Diyetisyen Perihan KOCA
web sayfası için burayı tıklayınız.
Not : Bu paylaşım web yarışmamız çerçevesinde puanlandırılmıştır.
web yarışmamız hakkında ayrıntılı bilgi için burayı tıklayınız.