YAŞAM İÇİN SU
Bebeklikten yetişkinliğe, yetişkinlikten yaşlılığa doğru cildimiz solmaya hatta kırışmaya başlar. Bunun en önemli nedeni her canlı ölümü tadacaktır emridir ve yaşamımızın bu şekilde dizayn edilmesindendir elbette. Fakat yaradılışımızdan kaynaklı olarak vücudumuzun bizden istekleri var, bu isteklere cevap verebilmemiz doğru beslenmemizden geçer. Tabii öncelikle doğru beslenmeyi öğrenmemiz gereklidir. Konuyu genişletecek olursak, özellikle yetişkinlik döneminizde aynı yaşta olduğunuz eski bir tanıdığınızla karşılaştığınızda kendinizi ondan fiziksel olarak daha yaşlı hissetiğiniz olmuştur. Hayatın sizi daha çok yıprattığını düşünürsünüz (belki de karşınızdakini daha çok yıpratmıştır) ama bu kişi vücudunun ihtiyaçlarını doğru bilgilerle karşıladığı için cilt hücreleri ona küsmemiş ruhuyla barışık kalmıştır. Peki sizce hücrelerimizin ruhumuzla barışık olmasının en önemli nedeni ne olabilir? Su, insan yaşamı için oksijenden sonra gelen en önemli ögedir. Yetişkin insan vücudunun yaklaşık % 60 ‘ı sudur. Yetişkin bir kişiyi 70 kg olarak alalım o halde bu kişi 42 kg vücut sıvısına sahip olmalıdır. 42 kg vücut sıvısının da % 60 ‘ı (25 kg) hücrelerin içerisinde, % 40 ‘ı da (17 kg) hücre dışı sıvıda bulunur. Su dolu bir balon düşünelim balonu iğneyle deldiğimizde su eksilmeye başlar balonda artık gergin değildir fakat su kaybı olmasına rağmen balona yeteri kadar su takviyesi yaparsak balon uzun bir süre gergin kalmaya devam edecektir.
İnsan vücududa öyle değil midir? Terleme, idrara çıkma , dışkılama (özellikle ishal), kusma gibi birçok yolla sıvı kaybederiz.Bu sıvıyı yerine koyulmazsa balonda olduğu gibi vücudumuz gerginliğini kaybetmeye başlayacaktır.Bu uzun bir süre devam ettiğinde hücrelerimizde sıvı kaybetmeye başlayacak ve büzüşecektir.Sonuç, sarkık belki kırışık bir cilt. Bu sadece sıvı kaybını yerine koymakla ilgili mi dersek elbette %100 bu nedenle diyemeyiz, kalıtım, hastalık veya geçirilen bazı kazalar vs. bu duruma neden olabilir. Şunu da belirtmek gerekir ki insan, vücut suyunun % 10’unu yitirdiğinde yaşamı tehlikeye girer. Vücut suyunun % 20 oranında eksilmesi ölümle sonuçlanır. Vücut suyunun % 1 kaybı susamaya , %2 kaybı şiddetli susama, huzursuzluk, iştah kaybına, % 3 kaybı kan hacminde azalmaya, fiziksel performans bozukluğuna , % 4 kaybı fiziksel çalışma için güç sarfı, bulantı, % 5 kaybı konsantre olamamaya, % 6-7 kaybı ısı artışını düzenleyememeye, % 8-9 kaybı baş dönmesi , aşırı halsizlik, solunumda zorlanmaya, %10 kaybı kas spazmı , uykusuzluğa, % 11 kaybı böbrek işlev bozukluğu, kan dolaşımında yetersizliğe neden olur. Bu bilgiler suyun sadece cildimiz için değil yaşamımız için de ne kadar hayati öneme sahip olduğunu kanıtlar niteliktedir.
SUYUN İŞLEVLERİ NELERDİR?
- Su besinlerin sindirim, emilim ve hücrelere taşınması,
- Besin ögelerinin hücrelerde metabolizmaları sonucu oluşan ögelerin atılmak üzere akciğer ve böbreklere taşınıp dışarı atılmaları,
- Vücut ısısının denetimi,
- Eklemlerin kayganlığının sağlanması,
- Elektrolitlerin taşınmasıdır.
PEKİ SUYU BAŞKA NİÇİN İÇMELİYİZ?
- Vücutta oluşan ısı terle dışarı atılır. Yaklaşık 1 litre suyun buharlaşarak terle atılması 600 kalorilik ısıyı yok eder.
- İnsan, vücudundan normal koşullarda günlük, deri yoluyla 500, akciğerlerle 300, böbreklerden idrarla 1500 ve barsaklardan 200 ml su yitirir.
- Sıcak havalarda, fazla fiziksel aktivite yapıldığında, fazla proteinli ve tuzlu yiyecekler tüketildiğinde, terleme ve idrarla; vücut ısısını arttıran ateşli hastalıklarda solunum yolu ile ishalde ise bağırsak yolu ile sıvı kaybı artar. Böyle durumlarda sıvı gereksinmesi artacağından suyun yerine konulması gerekir.
- İshal ve kusmada sodyum potasyum gibi minerallerde yitirildiğinden normal şartlarda uyarılan susama duygusu uyarılmaz. Bu durumda canımız istemese de su içmeliyiz.
- Yine kabızlığı önlemek veya kabızlık tedavisi için tüketilen sıvı miktarı artırılmalıdır. Yeterli posa alımı ve fiziksel aktivitenin arttırılmasıyla birlikte dışkılamayı kolaylaştıracaktır.
- Sıvı dengemizi korumamız gün içinde enerjik hissetmemizde ve beyinsel fonksiyonlarımız üzerinde önemli etkiye sahiptir.
- Yetersiz sıvı alımı baş ağrısına neden olabilir.
- Fiziksel aktivite düzeyine göre günlük alınması gereken sıvı miktarı değişiklik göstermekle beraber orta düzeyde bir aktivitede günlük 2-2.5 litre sıvı tüketimi önerilir.
Yaşamsal önemi olan suyun günlük gereksinimi 35 × vücut ağırlığı(kg) formülüyle hesaplanabilir.
İdrar renginin koyulaşması, su ihtiyacının karşılanamadığını gösterir. Bazı vitamin takviyeleri veya ilaçlarda idrar rengini koyulaşmasına neden olabilir, doktorunuz farklı bir şekilde önermediyse her 1 adet ilacı 1 su bardağı su ile almaya özen gösteriniz.
Sağlığınız için yeterli miktarda su içmeyi ihmal etmeyiniz.
NOT: Suyu çok içince çok fazla idrara çıkıyorum diyorsanız, yudum yudum içerek zamanla miktarı artırın bir anda içmeye çalışmayın.
UNUTMAYIN!!! ÇAY, KAHVE GİBİ KAFEİN İÇEREN İÇECEKLER İLE ALKOL SU YERİNE GEÇMEZ.
Sağlıklı günler!
